ÖN YARGI
Günlerden bir gün köyde bir ihtiyar adam yaşarmış .Bu adamın çok fazla mal varlığı varmış ama dışarıdan çok fakir görünürmüş .Yemezmiş ,içmezmiş ,güzel giyinmezmiş yani anlayacağınız varyemez bir adammış. Köylüler hayret eder ,ihtiyarın neden böyle yaşadığını bir türlü anlamazlarmış.
Bu adam evinden hiç çıkmaz kimse ihtiyar adamın ne yüzünü ne de evini görmezmiş .İhtiyar sadece yiyecek bir şeyler almak için dışarı çıkarmış .Herkes ihtiyarın evde ne yaptığını ,evinin içinde ne olduğunu çok merak edermiş .Bu ev köydeki diğer evlerden uzak ,bir tepede tek başına dururmuş .Köylülerin bildiği kadarıyla ihtiyarın ne bir karısı ne de çocukları varmış .Köylülerden bazıları ihtiyarın evinin ışığının çok geç saatler kadar yandığını söylermiş .Tüm köy bu ihtiyarın çok cimri olduğunu söyler dururmuş .Bir gün ihtiyar köyün bakkalından yiyecek alırken görülmüş ancak o günden sonra ihtiyar adamı kimse evinin etrafında bile görmemiş hatta artık evinin ışıkları hiç yanmıyormuş .Köylüler olan biteni merak etmiş ve adamın evine gidip bakmaya karar vermişler .Evine gidince köylülerden hiçbiri eve girmeye cesaret edememiş ve geri dönmüşler .Geri döndüklerinde köyün meydanında genç bir adamla karşılaşmışlar ve gencin burada ne yaptığını sormuşlar:
-Delikanlı burada ne yapıyorsun?
Genç adam:
-Ben bir gezginim ve uzun süreli bir geziye çıktım ancak az önce bir yamaçtan düştüm .Ayağımdan yaralandım ,yardım çağırdım ama en az 2 günde buraya gelebileceklerini söylediler neyse ki gerekli ekipmanlarım vardı ve buraya kadar gelebildim bu arada ismim Aras.
Köylüler:
-Gel bakalım Aras önce sağlık ocağına oradan da konaklayacağın yere götürelim seni.
Aras önce sağlık ocağına götürülür, durumu iyidir hatta bıraksalar neredeyse yürüyecek durumdadır .Aras daha sonra misafirhaneye götürülür. Bu misafirhane ihtiyarın evine yakındır ve pencereden görünür. Aras uymak için hazırlanırken pencereden bakar ve evi görür. Aldırış etmez ve uyumak için uzanır ancak bir türlü uyuyamaz .Gece çok geç saatlere kadar uyanık kalır, pencereden tekrar baktığında odaya düşen bir ışık görür ve bu ihtiyarın evidir. Aras misafirhaneye götürülürken köylülerin bir şeyler anlattıklarını duyduğunu hatırlar ve ihtiyarın evine gitmeye karar verir. Üzerini giyinir ve eline fenerini alıp gecenin karanlığında eve yaklaşır. Pencereden baktığında içeride yaşlı bir adam ve yemek yiyen bir dize çocuk görür. Köylülerin dediklerini hatırlar ve eve girmekten vazgeçerek tekrar kaldığı odaya döner.
Sabah olunca Aras kapı sesi ile uyanır kapısındaki kişi köyün muhtarı Mehmet ağabeydir. Kahvaltı için Arası evine çağırıyordur, Aras dün gece gördüklerini Mehmet ağabeye anlatabileceğini düşünür ,üzerini giyinir ve hemen dışarı çıkar. Yola koyulurlar, kısa bir sürede eve varırlar .Aras içeri girince çok güzel bir kahvaltı sofrasıyla karşılaşır, sofraya otururlar kahvaltıya başlarlar ve bir şeyler yedikten sonra Aras gece gördüklerini anlatır:
-Mehmet Ağabey dün gece kaldığım yerin yanındaki evin ışıkları birden yandı.
-ihtiyarın evinin mi?
-Evet duyduğuma göre öyleymiş köylüler ihtiyarın çocukları olmadığını söylüyorlardı ama gece pencereden baktığımda evin içerisinde bir dize çocuk gördüm .Saat çok geç olduğundan içeri girmeye cesaret edemedim .Neler oluyor Mehmet Ağabey?
-Bilmiyorum Aras ama öğrenmeliyiz .Bu akşam saat 8 gibi yanına geleceğim bir plan yapmalı olup biten her şeyi öğrenmeliyiz.
-Ama yarına istediğim yardım ekipleri gelmiş olur.
-Çok hızlı olacağız Aras her şey bu akşam bitecek tüm gerçekleri öğreneceğiz.
Aras ve Mehmet her şeyi öğrenebilecek miydi, ihtiyarın evinde neler oluyordu ,gerçekler herkesin alışkın olduğu türden şeyler miydi ,sizce bu gizem çözülecek miydi?