DEĞER BİLMEK
Korkudan titriyordum ama hareket etmemem gerekiyordu.Çünkü bir uçurumun kenarında ölümle burun burunaydım.Kalbim yerinden fırlayacakmış gibi hissediyordum. Babam sakin olmamızı söyledi ama nafile bu sefer babamın sözleri bile rahatlamıyordu..Küçük kardeşim o sırada ağlamaklı bir sesle “baba lütfen bir şeyler yap”diye haykırıyordu.Tam o anda bir çıtırtı sesi geldi. Korkudan hareket etmeye başladık.Biz hareket ettikçe araba kayıyordu. Annem “hareket etmeyin” diye bağırdı. Abim ağırlığımızı arkaya vermeliyiz diyerek çözüm yolu arıyordu. Bizi gören sürücüler itfaiye ve ambulansı aramışlar. 15-20 dakika içinde itfaiye ekibi geldi. Arabanın arkasında kalın bir halat bağlayarak bizi kurtaracaklardı. 2 itfaiyeci arabanın arkasına doğru yöneldi. Biz arabanın içinde kurtulduk diye sevinirken araba hareket etti.
Sabahın ilk ışıklarında uyanmışlardı. Anne çocuklarını kahvaltıya çağırdı. Çocuklar annelerinin hazırladığı kahvaltıyı yaptılar. Kıyafetlerini giydiler artık evden çıkmaya hazırlandı. Arabaya bindiler ve yola çıktılar. Baba çocuklarını sürpriz olarak götüreceği yeri açıklamanın zamanının geldiğini düşünerek köye gideceklerini söyledi. Çocuklar bu habere sevmeseler de babalarını üzmemek için sevinmiş gibi yaptılar. Sonra anne babalarıyla konuşarak yolculuk etmek yerine telefonlarına yöneldiler. Köye 6-7 saat uzaklıkta oturdukları için yolculuk uzun sürecekti. Bir süre sonra çocuklar erken kalktıkları için sürekli esnemeye başladılar. Sonra teker teker uyumaya başladılar. Anne ve baba da esnemeye başladı. Anne” babaya istersen biraz daha arabayı ben süreyim sen uyu”dedi. Baba kabul etmedi, ben iyiyim sen istersen biraz uyu sabah sen bizden önce kalktın, dedi. Anne de bir zaman sonra uyudu. Babanın gözleri kapanmaya başladı. İçinden uyumalıyım diye geçiriyordu ama nafile uyku onu ele geçirmişti. 2-3 dakika öylece ilerlediler ama sonra bir tır hızlı bir şekilde üstlerine doğru geldi ve onları sürükledi. O sırada çocuklar, anne ve baba uyandı ve kendilerini uçurumdan düşmek üzereyken buldular. Tır şoförü hemen arabadan indi, itfaiye ve ambulans aradı.15-20 Dakika içinde itfaiye ekibi geldi. Arabanın arkasına halat bağlayarak araba uçurumdan düşmekten kurtaracaklardı. Arabanın arkasına geçtiler tam halatı bağlayacak iken araba kaydı ve uçurumdan taklalar atarak düştüler Ambulans gibi hemen güvenli bir şekilde arabanın yanına gitti . Araba mahvolmuştu. Çocukları , anne ve babayı zar zor arabanın içinden çıkardılar. O sırada polisler de arabanın yanına geldi. Ambulans ekibi 2 ceset torbasıyla yola çıktı. Polis 2 ölü bir yaralı diye anons geçti. Sonrasında ambulans hastaneye doğru yol aldı.
Gözlerimi hastane odasında açtım. Ben neden buradayım? En son uçurumun kenarındaydık, tek hatırladığım şey buydu. Eğer hastanedeysek uçurumdan düşmüştük. Peki kardeşlerim, annem, babam neredeydi? İyiler miydi? Yataktan kalkıp ailemi aramak istedim. Ama kalkamıyordum. Tekrar ve tekrar denedim ama olmuyordu , kalkamıyordum. O sırada odaya bir hemşire girdi. İlk söylediğim şey ailem nerede sorusuydu. Hemşire üzgün bir şekilde anne ve babanı kaybettik ama kardeşlerin çok iyi durumda, dedi. O anda bir duygu karmaşası yaşadım anne ve babamı kaybettim diye üzülmem mi yoksa kardeşlerim iyi diye sevinmem mi gerekiyordu? Hemşireye inanmamayı tercih ettim. Kaldırın beni buradan ben anne ve babamı görmek istiyorum dedim. Hemşire, kalkamazsın çünkü kaza sonucunda maalesef bacaklarını kaybettin dedi. Ben ağlamaya başladım. Hemşire hemen bir sakinleştirici iğne vurdu. Kardeşlerim o sırada odaya geldi ve bana sarıldılar. Birkaç gün sonra hastaneden çıktım ve hala anne ve babamızı kaybettiğimize inanmıyordum, inanmak istemiyordum. Tâ ki anne babamızın cenazesinde kadar. Cenazede şunları düşündüm: Ailemle geçirdiğim bir salise bile çok değerliydi ama ben değerini bilemedim. Nereye gittiğimiz ne yaptığımız önemli değildi önemli olan ailemin yanımda olmasıydı bunu anladım. Bilseydim anne ve babamın son kez sesini duyacağımı son kez yüzünü göreceğimi; Bilseydim ben bakar mıydım o telefona dalar mıydım o uykuya? Bilemedim, bilemezdim son kez onlarla vakit geçireceğimi. Bilemedim , bilemedim, bilemedim.